GELİBOLU’YU ANLAMAK

Mehmet Şevki Paşa Çanakkale Boğazı Haritası (Gürsel Akıngüç)

“Çanakkale Boğazı Haritası” olarak tanımlanan ve 61 paftadan oluşan bu harita 1/25.000 ölçekli olup, Çanakkale Boğazı ile yakın çevresini bu ölçekte ve oldukça ayrıntılı tanımlayan, Osmanlı döneminden günümüze ulaşmış nadir haritalardan biridir.

 Çanakkale Boğazı Haritası’nın tanımladığı bölge ve pafta isimleri.

Aslında bu harita için, “İlk Şevki Paşa Haritası” demek de mümkündür. Çünkü Mehmet Şevki Paşa (E. Korgeneral ÖLÇER / 1866 – 1927), söz konusu haritayı yapanların amiri durumunda olduğu gibi, 43 paftadan oluşan 1/5.000 ölçekli “Şevki Paşa Haritası” da bu haritanın Anafarta-i Sagir (Küçük Anafarta), Kurcadere – Kocadere, Damlar, Kirte ve Seddülbahir paftaları esas alınarak yapılmıştır.

 

Çanakkale Boğazı Haritası’nın tanımladığı bölgeyi ve pafta isimleri

“Gelibolu ve Çanakkale Haritaları Fihristi” başlıklı bu Ek’de gösterilmiştir.

Mehmet Şevki Paşa’nın kendi ifadesiyle “Çanakkale Boğazı Haritası” olarak tanımlanmış bu haritanın bütün paftalarının sol alt köşesinde; “Erkân-ı Harbiye-i Umumiye Matbaasında Tab Edilmiştir, Sene 1331”  şeklinde bir ibare bulunmaktadır.

 

Özellikle Saros Körfezi kuzeyini tanımlayan bazı paftalardaki basım tarihinin, Rumi 1332, 1333 ve 1334 (Miladi 1916, 1917 ve 1918)) olarak gösterildiği tespit edilmiştir. Dolayısıyla denilebilir ki “Çanakkale Boğazı Haritası”, dönemin Harita Dairesi’nin (günümüzde Harita Genel Komutanlığı) 1915 – 1918 yılları arasında sürdürdüğü çalışmalar sonucunda ortaya çıkmıştır.

 Çanakkale Boğazı Haritası’nın ne şekilde ve hangi amaçla yapıldığına dair ayrıntılar, o dönemde Harbiye Nezareti’ne (günümüzde “Milli Savunma Bakanlığı”) bağlı Harita Dairesi’nin Başkanı olan Mirliva (Tuğgeneral) Mehmet Şevki Paşa tarafından yazılan “1908’den 1918 Sonuna Kadarki On Yıllık Dönemde Osmanlı Ülkesi Haritasının Alımı İçin Yapılan Örgütlenme ve İşlerin Tarih Özeti” adlı faaliyet raporunda yer almaktadır. Aynı raporda 43 paftadan oluşan 1/5.000 ölçekli Şevki Paşa Haritası’nın da nasıl yapıldığı, ayrıntılarıyla ayrıca anlatılmaktadır”

 

Yukarıda belirtilen faaliyet raporunun, 1913 yılında yapılan işlerin anlatıldığı bölümünde, Çanakkale bölgesinin 1/25.000 ölçekli haritasından ilk kez bahsedildiği görülmekte ve konu şu şekilde ifade edilmektedir:

“1/25.000 ölçeği ile alımı yapılacak olan Çanakkale Boğazı düzenli haritasına esas olmak için Nirengi Bölümü Kasım ayında, Çanakkale Askeri Hastanesi doğu yakınında 3.250,32 metre uzunluğunda bir baz ölçtüğü gibi bir de her iki yandaki kıyıları birbirine bağlayıp, yapılmasına karar verilen nirenginin genişletilmesine hizmet etmek üzere, noktalık bir ağın gözlemlerini ve hesaplarını yapmıştır.”

 

Raporun 1914 yılı faaliyetlerinin anlatıldığı bölümünde, Çanakkale Boğazı Haritası’nın yapım aşamaları ve bu haritayla ilgili yıl içinde yapılanlar şu şekilde özetlenmiştir:

“Çanakkale Boğazı’nın giriş yerine kadar güney bölümünün her iki yanı, 1.000 km² sekiz paftalık düzenli ağla örtülmüştür. Güneşe gözlem yapılarak Çanakkale bazı 360.4627.6 ve kuzey ucunun enlemi 44.64.13.7 grad olarak belirlenmiştir.

 

1/25.000 ölçeği ile yapılması kararlaştırılan Çanakkale Boğazı Haritası’nın Ayasofya başlangıç boylamına bağlı olarak alımını sağlamak üzere, birer nirengi noktası olan Çanakkale’de Çimenlik deniz işaret direğinin, İstanbul’daki Harbiye Nezareti yangın kulesine göre boylam farkı 2.8532.87 grad bulunmuştur.

 

Bu farkın elde edilmesi için Harbiye Nezareti Telgrafhanesi ile Çimenlik Tabyası’nda özel olarak kurulmuş olan telgraf merkezi arasında Haziran sonlarına doğru iki gece elektrik işaretleri alınıp – verilmesiyle karşılıklı olarak zaman aktarılmıştır. Böylelikle bulunan boylam farkının doğruluğunu belirlemeye yardımcı olmak ve daha sonra bütün Rumeli’ye genişletilmek üzere Marmara kıyısı boyunca Bakırköy ve Çanakkale bazları arasında birinci dereceden çok dakik bir nirengi kurulmasına girişilmişse de bu iş seferberlik nedeniyle gelecek bir zamana bırakılmıştır.

 

Savaş ilanından sonra Çanakkale Boğazı Haritası’nın bir an önce alınması kararlaştırılınca, bölgedeki 1’inci ve 2’nci Ordu birliklerinden verilen topograf subayları görevlendirilmiştir. Bunlar Kasım ayında, 1/25.000 ölçekli haritanın alımına başlamışlar ve çoğunlukla düşman savaş gemilerinin ateşi altında kalarak, Şubat 1915 sonuna kadar çalışmışlardır.

 

Bu süre içinde Anadolu yönünde Çanakkale ile Kumkale, Gelibolu Yarımadası’nda Maydos ve Anafartalar ile Seddülbahir arasında olmak üzere, seferberlikten önce nirengi bölümü tarafından hazırlanan ve yukarıda anılmış olan sekiz paftayı meydana getirmişlerdir.

 

Düşman karaya çıktıktan sonra pek korkunç ve kanlı vuruşmaların yapıldığı araziyi kapsayan bu paftalar hemen basılmış ve 5’inci Orduya tam zamanında dağıtılmıştır. Boğazın başarıyla savunma ve korunmasında önemli bir rol oynamış olduklarından, anılan ordu tarafından harita şubesi ile heyeti olağanüstü takdir kazanmışlardır.”  

 

Mehmet Şevki Paşa’nın raporunun 1915 yılına ait bölümünde ise Çanakkale Boğazı Haritası ile ilgili olarak şu satırlara rastlanmaktadır:

“Çanakkale Boğazı nirengisinin Şarköy – Saros Körfezi arasındaki bölümünü tamamladıktan sonra, çalışmalara Anadolu yakasında hız verilmiştir. Söz konusu nirengiyi, bir yandan Lapseki üzerinden Marmara kıyısına doğru genişletmek, diğer yandan Baba Burnu’na kadar ulaştırarak, yaklaşık 3.700 km² genişlikte 30 paftalık büyük bir iş meydana getirilmiştir.

 

Çanakkale Boğazı’nın iki yanının 1/25.000 ölçeğindeki haritasının alımına, bir yıl boyunca üstün bir çaba sarf ederek ve ara sıra düşman ateşi altında aralıksız çalışılarak, yaklaşık 4.500 km² genişliğinde, Şarköy ile Baba Burnu arasında 36 paftalık bir iş çıkarılmıştır. Böylelikle kararlaştırılan alan içinde, ismi geçen haritanın bitirilmesinde başarı sağlanmıştır.”

 

Mehmet Şevki Paşa’nın yapımına dair çeşitli aşamaları ayrıntılarıyla açıkladığı “Çanakkale Boğazı Haritası”, Birinci Dünya Savaşı süresince Enez dâhil olmak üzere Saros Körfezi kuzeyini de kapsayacak şekilde geliştirilmiştir. Sonuçta Enez – Bababurun arasındaki bölgeyi topografik olarak da tanımlayan toplam 61 adet harita paftası, Türk Ordusu’nun hizmetine sunulmuştur.

 

Bu 61 paftanın her biri, tanımladıkları bölgenin en çok bilinen yerleşim yeri ya da mevkii ismi kullanılarak isimlendirilmiştir. Enez – Bababurun arasındaki bölgeyi tanımlayan 61 harita paftası, kuzeyden güneye ve batıdan doğuya olmak üzere, şu isimlerle tanımlanmıştır:

 

En kuzeydeki bölümü gösteren 1. sırada yer alan paftaların isimleri:

01- Enez

02- Çeribaşı

03- Çelebi

04- Karatepe

05- Kuruçeşme

06- Evreşe – Kadıköy

07- Çokal

08- Gölcük

09- Mürefte

 

1. sıranın alt grubunu oluşturan 2. sıradaki paftaların isimleri:

10- Sultaniçe

11- Memlahalar

12- Yaylaköy

13- İbrice

14- Karaçalı

15- Kavak

16- Yeniköy

17- Şarköy

18- Mürefte Cenubu

 

3. sıradaki paftaların isimleri:

19- Çınarlıdere

20- Bolayır

21- Doğanarslan

22- İnceburun

 

4. sıradaki paftaların isimleri:

23- Tayfur

24- Fındıklı

25- Gelibolu

26- Aksaz

 

5. sıradaki paftaların isimleri:

27- Anafarta-i Sagir (Küçük Anafarta)

28- Karainebeyli

29- Bayırköy

30- Lapseki

31- Adatepe

32- Görece

33- Eski Balıklı

 

6. sıradaki paftaların isimleri:

34- Kurcadere – Kocadere

35- Bigalı

36- Pirgos

37- İlyasköy

38- Kırcalar

 

7. sıradaki paftaların isimleri:

39- Damlar

40- Çanakkale

41- Kemal

42- Velicikler – Çekiçler

 

8. sıradaki paftaların isimleri:

43- Seddülbahir

44- Kirte

45- Kalabaklı

46- Terziler

 

9. sıradaki paftaların isimleri:

47- Yeniköy – Kumkale

48- Erenköy

49- Ovacık

50- Karapınar

 

10. sıradaki paftaların isimleri:

51- Küçük Beşige

52- Pınarbaşı

 

11. sıradaki paftaların isimleri:

53- Geyikli

54- Ezine

 

12. sıradaki paftaların isimleri:

55- Tavaklı

56- Yaylacık

 

13. sıradaki paftaların isimleri:

57- Kösedere

58- Ahmetler Obası

14. sıradaki paftaların isimleri:

59- Külahlı

60- Paşaköy

 

15. sıradaki paftanın ismi:

61- Paladyon

 

Birinci Dünya Savaşı’nın zor koşulları altında, Mehmet Şevki Paşa’nın önderliğindeki Türk haritacılarının oluşturduğu 61 paftadan oluşan Çanakkale Boğazı Haritası, içerdiği “yer isimleri” bakımından da bir hayli zengin olup, Çanakkale Muharebeleri’nin yaşandığı döneme ait çok önemli bilgiler sunmaktadır.

 Ancak söz konusu haritanın halen Türkiye’deki ilgili kurumların (Harita Genel müdürlüğü, Harita Genel Komutanlığı, Genelkurmay Askeri Tarih ve Stratejik Etüt Başkanlığı gibi) arşivlerinde olup olmadığı bilinmemektedir. “Çanakkale Boğazı Haritası” ya da fihrist bölümünde tanımlandığı şekliyle “Gelibolu ve Çanakkale Haritası”, bütünüyle İngiltere’deki Imperial War Museum (kısaca IWM – Kraliyet Savaş Müzesi), 4 – 7 – 8 – 9 – 18 ve 61 Numaralı paftaları eksik olarak da Australia War Memorial (kısaca AWM – Avustralya Savaş Anıtı) arşivlerinde bulunmaktadır.

 “Çanakkale Boğazı Haritası” ya da “Gelibolu ve Çanakkale Haritası” olarak tanımlanmış bu harita, Osmanlı döneminde, bilimsel verilerle hazırlanmış ilk harita olması ve bazı paftalarının Türk Ordusu tarafından Çanakkale Kara Muharebeleri’nde kullanılmasının yanı sıra, içerdiği yer isimleri ile yakın tarihimize ışık tutan önemli bir belgedir.

 Yakın tarihimiz açısından önemli tarihi belge niteliğinde olduğu şüphesiz olan bu haritanın bir nüshasının, Türkiye’deki ilgili kurumların arşivlerinde mevcut olup olmadığı, öncelikle araştırılmalıdır. Eğer mevcut değilse, muhtemelen 1919 – 1923 yılları arasındaki işgal döneminde İngilizler tarafından alınıp götürülen bu haritanın bir nüshası, gerekli girişimler yapılarak tekrar yurda getirilmelidir.  

 

Gürsel AKINGÜÇ

25 Aralık 2014

 

Kaynak:

“Haritacı Mehmet Şevki Paşa ve Türk Haritacılık Tarihi”, Harita Genel Müdürlüğü Basımevi, Ankara – 1980

 

 

 

17.432 okunma

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir