GELİBOLU’YU ANLAMAK

18 Mart Günü Dardanos Şehidi Zabit Namzedi Halim Efendi (Ahmet Yurttakal)

 

Çanakkale Boğazı’na aylardır bir harekât planı yapan, yer yer Boğaz önünde kendini gösteren İngiliz ve Fransız gemilerinden oluşan Müttefik Donanma için nihai taarruz vakti gelmişti. 18 Mart 1915 sabahı Limni adasından yola çıkan Donanma, sabah saat 10.00’da Boğaz girişine yaklaştığında Türk kıyı gözetleme postalarının şimdiye kadar gördüğü en fazla gemi idi. 18 Muharebe gemisi, refakat kruvazörleri ve mayın arama-tarama gemilerinden oluşan filo Boğaz’a yaklaşmaktadır.

Bir saat içerisinde Boğaz’dan içeri girerek atışa hazır hale gelen Donanma’ndan ilk ateş saat 11.30’da Triumph’tan geldi. Her iki tarafında artık dönüşü yoktur. Bir tarafta çağın son model 382 topu havi savaş makinaları, diğer taraftan Boğaz’ın her iki tarafına yerleştirilmiş atış menzili kısa olan 82 top… [1]

Fransız gemileri 11.50’de iki gruba ayrıldı. Suffren ve Bouvet zırhlısı Anadolu kıyısında; Gaulois ve Charlemagne Rumeli kıyısına demirledi. Saat 12.00’de Swift zırhlısı 9.000-10.000 metreden Dardanos’a ateş açtı. Suffren ve Bouvet zırhlıları saat 12.30’da Erenköy karşısında duran İngiliz savaş gemilerini büyük çaplı topları ile bir taraftan Kilitbahir ve Mesudiye bir taraftan da Dardanos ve Aktepe bataryalarına ateş ediyordu.

“Öğle üzeri Triumph muharebe gemisi Dardanos bataryasına ateş açtı. Karşılık verilmedi. Söz konusu gemi yoğun bir şekilde Dardanos’u bombardıman etti. Boğaz üzerinde keşif uçuşu yapan bir uçak Dardanos ve Çimenlik tabyalarında topçuların bulunmadığını bildirdi. Fransız gemileri ilerleyince Dardanos tekrar ateşe başladı. Saat 13.20 de Anadolu Hamidiyesi ateşe başladı. Dardanos’a sokulmak isteyen Fransız Bouvet’i ateş altına aldı. Saat 13.58 civarında Bouvet zırhlısında büyük patlama duyuldu. Biranda Fransız Bouvet zırhlısı Boğazın serin sularına gömüldü.

O sıralarda Dardanos’ta toplarda bir arıza meydana geldiğinden ateş kesildi. Toplara toprak gelmesi ve aynı zamanda müsademe iğnelerinin barut çamurundan şişerek ateş edememeye başlaması üzerine ateş kesildi ve erler korunaklı yere alındı. Ateşin kesildiği ve topların bu arızadan ateş edemediği Batarya Komutanı Üsteğmen Hasan tarafından telefonla bildirildi.

Bu sırada sargı yerine düşen bir mermi telefona gelmiş bulunan Üsteğmen Hasan ile Teğmen Mevsuf’u, Zabit Namzedi İzmirli Halim Efendi ve 4 sıhhiyye erini suların akması için açılan hendeğe düşürdü. Telefoncu er İbrahim ile bir sıhhiye eri ağır şekilde yaralandı.

Dardanos Bataryası kısa süre sessizliğin ardından batarya komutanlığına Yüzbaşı Muhittin atandı. Ateşe hazır duruma getirilen bataryasıyla, Irresistible üzerine yeniden ateşe başlaması ve gemi üzerindeki tahripkâr etkisi, Müttefik donanmasına ağır zayiatlar verdirdi.

Dardanos ve Kepez mıntıkasının bölge komutanı Binbaşı Mithat, 18 Mart akşamı Müstahkem Mevki Komutanlığı’na verdiği raporda Üsteğmen Hasan, Teğmen Mevsuf ve İzmirli Halim Efendi’nin şehadetini bildirerek Dardanos’ta o günkü yaşananları şöyle özetlemektedir:

 

Harp Raporu

Bugün saat 10.00’da 7, 10.20’de 11 zırhlı görülmüştür. Bunlardan 5’i Boğaz’a girmeye başlamış, diğerleri Kumkale, Seddülbahir dışında bir süre bekledikten sonra yavaş yavaş girerek Hisarlık, Tenker, Domuzdere, Karanlık Liman, Karantina önü ve Obüsaltı mevkilerini işgal etmeye ve çeşitli mevkilere atış yapmaya başlamıştır. Saat 11.30’da da Dardanos’a ateş açmışlardır. Bu zırhlılardan sonra 6 zırhlı daha girişte görünmüş ve bunlar da bir süre orada kaldıktan sonra içeri ilerlemeye başlayarak ateşe katılmışlardır. Dardanos Bataryası saat 12.30’da açtığı ateşi bir saat kadar devam ettirmiş, sonra toplara toprak gelmesinden ve aynı zamanda müsademe iğnelerinin barut çamurundan şişmesinden dolayı ateş edememeye başlamış, erler korunaklı yere alınmıştır. Ateşin kesildiği ve topların bu arızadan ateş edemediği Batarya Komutanı Şehit Üsteğmen Hasan tarafından telefonla bildirilmiş ve topların arızasının giderilmesi için kamacıya bilgi verilmiştir. Bu sırada sargı yerine düşen bir mermi telefona gelmiş bulunan Üsteğmen Hasan ile Teğmen Mevsuf’u ve 4 sıhhiye erini suların akması için açılan hendeğe düşürmüştür. Telefoncu İbrahim ile bir sıhhiye eri ağır şekilde yaralanmış, diğerleri şehit olmuştur. Şehit olan erler arasında Yedek Subay Adayı İzmirli Halim de vardır. Düşman aralıklarla saat 16.30’a kadar atış yapmış, daha sonra ateşi kesmiştir

Düşmanın hasarlı olan bir zırhlısını batırmak için Müstahkem Mevki Komutanlığından emir alındığından o zamana kadar atışa hazır hâle getirilen bataryanın 3 topu zırhlıya ateş açmış, 18.30’da zırhlı batırılmıştır

Bataryanın ateş açtığını gören düşman tekrar ateş açarak bir saat daha bataryayı bombalamıştır.

Bu muharebede 36 tahrip, 12 külahlı, 63 çelik ve 4 sert olmak üzere 115 mermi sarf edilmiştir. Hamdolsun başka vukuat yoktur. Batarya ateşe hazırdır. [2]

Bölge Komutanı Binbaşı Mithat

 

Dardanos Bataryasındaki erler top başında

 

Cevat Paşa Dardanos’ta Şehitleri Ziyaret Ediyor

    Müstahkem Mevki Kumandanı Cevat Paşa Dardanos bataryasındaki şehitleri telefonla haber almış ve son derece üzülmüştür. Hemen bataryaya doğru hareket etmiştir. Dardanos Bataryasının İkinci Takım Subayı Teğmen İsmail Hakkı Bey, Cevat Paşa’nın bataryaya gelişini ve şehitleri ziyaretini şöyle anlatıyor:[3]

                   “…İlerde Beyaz atının üzerinde Cevat Paşa­nın bize doğru geldiğini görüyorduk: Büyük kumandan bize:

—    Başınız sağ olsun evlâtlarım… Hepinize geçmiş olsun… Dedi

—    Sağ olunuz paşam…

—    Nerde şehitler?

—    Tarassut yerinde paşam, diyerek yol gösterdim…

Batmağa hazırlanan güneşin Kızıl renkleri tepeye çıkmakta olan Cevat Paşa’nın gözlük camlarında parıltılar yapıyordu. Bu manzaranın tesiri altında kalmış o renkleri doya doya seyrederken içimdeki acıyı unutmaya çalışıyordum… Tarassut mahalline geldik. Arif kalktı selâm verdi. Paşa üzerleri örtülü şehitleri görünce. Birden sert bir şekilde toplandı vaziyet aldı. Bu kahraman ölüleri selâmladı. Sonra eğildi. Yüzlerini açarak baktı:

—    Fedakâr evlâtlarım… Büyük rütbeyi aldınız. Ruhunuz şad olsun, dedi.

            Gözlerinden yaş damlaları düşüyordu. Birkaç damlada şehitlerin üzerine aktı. Yavaşça örtüleri yüzlerine örttü. Doğruldu… Tekrar vaziyet alarak onları selâmladıktan sonra bize döndü:

—    Çıkalım. Bir de dışarısını görelim çocuklar, Diyerek önümüzden geçti… Merminin açtığı çukuru, etraftaki tahribatı görüp Şehit erlerin yanına geldi. Bu şehitleri de tazim ile selâmladıktan sonra hepsinin ayrı, ayrı yüzlerini açtı… Ve:

—    Benim Kahraman çocuklarım, derken yine gözlerinden yaşlar yuvarlanıyordu. Onların da yüzlerini örttü ve tekrar selâmlayarak. Oradan ayrıldı… Aşağıya inerken bize:

—    Çocuklar ben tertibat aldım. Şimdi arabalar ve Alay İmamı gelecek şehitlerle meşgul olacaklar. Yaralıları ne yaptınız?

—    İlk sargılarını yaptırıp Hastaneye yolladık Paşam, dedim.

—    İçlerinde ağır olan var mı?

—    Biri ağır diğerleri hafiftir, cevabını verdim.

—    Şimdi onları da hastanede görürüm, dedi birlikte tabyaya indik. Efrad takımlar halinde toplanmışlardı. Onları selâmlayan Paşa:

—    Başınız Sağ olsun. Evlatlarım.

—    Sağ olun Paşam.

—    Kahraman arkadaşlarınız, en büyük mertebeye erdiler. Onlar yattıkça Cenab-ı Hak sizlere ömür ihsan buyursun. Onların intikamını aldınız evlâtlarım…

 

Zabit Namzedi Halim Efendi’nin defnedildiği Hasan Mevsuf Şehitliği

Şehit Halim Efendi

Yazımızın kahramanı olan İzmirli Halim Efendi’de o gün şehitlik mertebesine ulaşanlardandır. Bu kahramanımızın sadece adını biliyor, hakkında fazla bir bilgi yoktu. Şehit Halim Efendi’nin yeğeni Hamit Şerbetçi geliboluyuanlamak.com’da 18 Mart ile akalı makalemi okumuş ve bana ulaştı. Hamit Bey, 86 yaşında olmasına rağmen büyük bir gayretle amcası şehit Halim Efendi’yi araştırmaktadır. Birlikte yürüttüğümüz araştırmalar devam etmektedir.

 Hamit Şerbetçi Halim Efendi’nin mezarının başında

 

Hamit Şerbetçi’den hatıralarını dinlerken

Onun anlatımı ve yaptığımız araştırmalar sonucu 18 Mart günü Dardanos’ta şehit olan ve şuan Hasan Mevsuf Şehitliği’nde defnedilen Zabit Namzedi Halim Efendi’yi yakından tanıyalım.

Halim Efendi, 1889 yılı İzmir Kemalpaşa doğumludur. Basanının adı Hüseyin annesinin adı Hafize’dir. Ailesinin lakabı Şerbetçizade’dir. Halim Efendi’nin babası Kemalpaşa’da ticaretle uğraşırdı.

Halim Efendi, eğitimini İzmir Bornova Ziraat okulunda tamamlamış ve ziraat mühendisi olmuştur. Ailesinin çiftliğinde çalışmış, ipek böcekçiliği üzerine çalışma yürütmüştür.

3 Ağustos 1914’te başlayan seferberlikle birlikte Halim Efendi İstanbul’da Harbiye İhtiyat Zabitan Talimgâhında altı aylık hızlandırılmış muharebe eğitimi gördü. Eğitimin ardından Çanakkale Müstahkem Mevki Komutanlığı, 3. Ağır Topçu Alayı 1’inci Ağır Topçu Taburu’nda Dardanos Bataryasında görevlendirildi.

18 Mart 1915 günü Boğaz Muharebesinde düşman zırhlıların attığı top mermisinin etkisiyle Batarya Komutanı Üsteğmen Hasan, Teğmen Mevsuf ile birlikte Zabit Namzedi Halim Efendi şehitlik mertebesine ulaştı. Halim Efendi şehadete erdiğinde 26 yaşındaydı.

Sonuç olarak 18 Mart günü Boğaz savunmasında kahramanca mücadele sonucu şehitlik mertebesine ulaşan aziz şehitlerimizi ve Halim Efendi’yi rahmet ve minnetle anıyorum.

 ŞEHİDİN KÜNYE BİLGİLERİ

Halim Efendi (Hasan Halim)
Baba Adı: Hüseyin
Anne Adı Hafize
Kayıt no.  27.648
Şehit olduğu tarih: 18.03.1915
Lakabı. ŞERBETÇİZADE
İli :  İZMİR
İlçe:  BERGAMA
Sınıfı: İHTİYAT
Rütbesi: Yd Sb Adayı (Zabit namzedi)
ALAYI: 3. Ağır topçu alayı
Taburu: 1. Ağır topçu taburu
Özel Birlik: AÐIR TOPÇU

 

Ahmet YURTTAKAL
Mail: ayurttakal@gmail.com
Twiter: @AhmetYurttakal1

 

 Kaynaklar

  • Askeri Tarih Belgeleri Dergisi, Sayı 132, Genelkurmay Askerî Tarih ve Stratejik Etüt (ATASE) Daire Başkanlığı Yayınları, Ankara 2014.
  • Atabey, Figen, Çanakkale Muharebelerinin Deniz Cephesi, Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara 2014.
  • Birinci Dünya Harbinde Türk Harbi VIII. Cilt Deniz Harekâtı Genelkurmay Harp Tarihi Başkanlığı, Ankara 1976.
  • Birinci Dünya Savaşı’nda Çanakkale Cephesi (Amfibi Harekat), V’inci Cilt I’inci Kitap, Gn. Kur ATASE Başkanlığı Yayınları, Ankara 2012
  • Gıyas Yetkin, Yaratanların Ağzından 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi, Türkiye Eski Muharipler Cemiyeti Yayınları, Ankara 1966.
  • Haluk Çağlar “18 Mart 1915 Tarihinde Yapılan Çanakkale Boğaz Harbinin Safahatı” Editör: Yurttakal, Ahmet. Sezen Niyazi, 18 Mart Deniz Zaferi, ÇOMÜ Çanakkale Savaşları Araştırma ve Tanıtma Topluluğu, Çanakkale 2009.
  • Selahaddin Adil Paşa Çanakkale Hatıraları, Çanakkale Hatıraları, Cilt: I, Hazırlayan: Metin Martı, Arma Yayınları, İstanbul 2001.
  • Uyar Mesut, Özcan Ahmet, Savaşın ve Esaretin Günlüğü – Irak Cephesi’nden Burma’ya Taşköprülü Mehmed Efendi, İşbankası Kültür Yayınları, İstanbul 2015.
  • Yurttakal, Ahmet. Cevat Çobanlı Paşa Çanakkale Kahramanı, Malatya Kitaplığı, Malatya 2014.
  • Yurttakal, Ahmet. “Yasayanların Ağzından 18 Mart Boğaz Muharebesi”

http://www.geliboluyuanlamak.com/746_18-Mart-Ozel-Makalesi—Yasayanlarin-Agzindan-18-Mart-Bogaz-Muharebesi-(Ahmet-Yurttakal).html

 



[1] Birinci Dünya Savaşı’nda Çanakkale Cephesi (Amfibi Harekat), V’inci Cilt I’inci Kitap, Gn. Kur ATASE Başkanlığı Yayınları, Ankara 2012, s. 163.

 

[2] Askeri Tarih Belgeleri Dergisi Sayı 132 Genelkurmay Askerî Tarih ve Stratejik Etüt (ATASE) Daire Başkanlığı Yayınları, Ankara 2014., s. 272-273.

[3] Gıyas Yetkin, Yaratanların Ağzından 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi, Türkiye Eski Muharipler Cemiyeti Yayınları, Ankara 1966, s 152-153.

14.241 okunma

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir