GELİBOLU’YU ANLAMAK

Kültür Dergisi Osmanlı’da Çocuk Özel Sayısı ( Fatih Güldal )

Bu sayımızda mikro tarih araştırmalarının kapsamında olup hakkında yeterli çalışma yapılmayan “Osmanlı Devleti’nde Çocuk” konusunu ele aldık. Hepimizin bildiği gibi günümüzde bazı çevreler Osmanlı Devleti’nin eğitim sisteminin geri kalmışlığını, çağı yakalayamadığını, genç neslin çokça ihmal edildiğini söylemekte ve sonu bir türlü gelmeyen bazı spekülatif tartışmalara neden olmaktadır. Özellikle elinde uzun sopasıyla karikatürize edilen sıbyan mektebi hocaları, falaka ve tabiî ki okuma yazma oranının az olmasındaki en önemli sebep olan Arap harfleri konunun vazgeçilmezleridir. Aynı adla TRT’ye dizi olarak da çekilen Çalıkuşu romanında mektep hocası rolünü canlandıran Tomris Oğuzalp’i ve anlamsız bir ezberle ileri geri sallanan çocukların bulunduğu sınıf sahnesini herkes hatırlayacaktır. Cumhuriyet dönemi ile çizilen ve gerçeklerden genellikle uzak, bütünlükten yoksun bu değerlendirmeler Osmanlı Devletinde çocuk eğitiminin, çocuk edebiyatının daha doğrusu öznesi çocuk olan her şeyin yanlış ve eksik anlaşıldığını göstermektedir. Bugün çıkarılan çocuk dergilerinin sayısı ile Tanzimat döneminde çıkarılan çocuk dergilerinin sayıları karşılaştırıldığında geçmişin hep kötü ve eksik olduğu tespitinin nasıl da yanlış olduğu görülecektir. Günümüzde ilk eğitime başlama yaşının yedi Osmanlı döneminde ise dört olduğu düşünüldüğünde sık tekrarlanan bazı ezberlerin bozulacağı kesindir. Çocukları okula ısındırmak için yapılan “bed-i besmele” ya da “amin alayı” törenlerinin bile yıllardır uygulanan bir geleneğin penceresinden ailelerin çocuklarının eğitimine nasıl önem verdiklerinin müşahhas bir kanıtıdır.



Şüphesiz eldeki kaynaklar ışığında Osmanlı Devleti’nin bütününde çocuğun nasıl algılandığı gibi çok genel bir değerlendirme yapmak imkânsızdır. Biz bu sayımızda özellikle çocuk konusunda kırılma noktası olarak değerlendirebileceğimiz Tanzimat, Islahat gibi önemli toplumsal dönüşümlerin yaşandığı devreleri incelemeye çalıştık. Makaleler konu olarak harf inkılâbının gerçekleştiği tarihle sınırlandırılmış olup çocuk eğitimi, çocuk edebiyatı ve genel yazılar olmak üzere üç başlıkta toplanabilir. Bu çalışma ile aynı zamanda çocuk tarihi üzerinden dönemin sosyal psikolojisine de bir nebze değinmiş olduk. Bunun yanı sıra yüzlerce fotoğraf içerisinden seçilerek derlenmiş çok önemli görsel malzemeler ile sizleri bir buçuk asır kadar gerilere götürmek niyetindeyiz.


 



Bu sayımızda da geniş bir literatür ve görsel malzeme taraması yaptık. Konuyla ilgili çok önemli çalışmalara imza atan bazı yazarlarımızın edebiyat ve kültür çevrelerinde gereken desteği görmediği hatta konunun hafife alınarak bu işle uğraşanların angaryacı durumuna düşürüldüklerini, dolayısıyla bu mevzu ile ilgili çalışmalarını sonlandırdıklarını üzülerek gördük. Bununla birlikte çalışma alanın tüm zorluklarına rağmen büyük bir sabırla konuyla ilgili belge ve doküman toplayan ve hatırı sayılır bir arşiv oluşturanlar da yok değil. Bu anlamda elindeki birçok görseli bizimle paylaşma nezaketini gösteren Yusuf Çağlar Bey’e teşekkür etmeliyim.


Dergimiz on bir ayın sultanı Ramazan ayına denk geldi. Umarım bereketli geçer. Hepinizin bayramını şimdiden tebrik ederiz.


 


Dergide yer alan bazı makaleler:


 


Mahalle Mektebi dünyasına ve hatıralarına dair


Sultan Abdülhamid ve çocuklar


Tanzimat/ Meşrutiyet / Cumhuriyet: Çocukluğumuzun kayıp zamanları


Mahallede bir tören: Amin alayı ve ilk ders


Osmanlı şehir ekonomisinde çocuk faktörü


İstanbul’da çocuk olmak


Sağır ve dilsiz çocuklara mektep


Osmanlı Devleti’nde çocuklara yönelik bilinmeyen uygulama


Niş Islahhanesi’nden haber var!


Türkiye Cumhuriyeti ilk dönemlerinde milli tarih ders kitaplarında Osmanlı ve Yunan imajı


Osmanlı çocuk yayıncılığı üzerine bir yazar dört eser


Meşrutiyet döneminde bir çocuk hakları dergisi


 


 

25.877 okunma

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir